Yatırımcılar, ABD Doları’ndaki sürpriz yükselişin hisse senetleri üzerinde nasıl bir etki yaratacağı konusunda endişeli. DataTrek kurucu ortağı Nicholas Colas, güçlenen ABD Doları’nın tüm S&P 500 sektörlerini eşit şekilde etkilemeyeceğini belirtiyor.
ABD Dolarının Güçlenmesi ve Şirket Gelirleri
ABD dışı kaynaklardan gelen gelirlerin yüzde 41’inin S&P 500’deki şirketler tarafından sağlandığı düşünüldüğünde, güçlenen ABD Doları’nın ABD şirketlerinin kazançlarına etkisi önem kazanıyor. Doların bu yılki yüzde 4’lük artışı, özellikle döviz stratejistleri tarafından endişeyle karşılanıyor. Ancak uzmanlar, daha güçlü bir doların tüm sektörleri eşit şekilde etkilemeyeceğini belirtiyorlar. Özellikle finans gibi küresel sektörlerin, ABD dışı gelirlerinin ortalamanın altında olduğuna dikkat çekiliyor.
Ayrıca, S&P 500 endeksindeki sektörler arasında uluslararası gelir yüzdelerinin farklılık gösterdiği ve iletişim hizmetleri, ara mallar ve teknoloji sektörlerinin uluslararası gelirlerde önemli bir paya sahip olduğu belirtiliyor. Özellikle iletişim hizmetleri sektöründe Google ve Facebook gibi büyük şirketlerin uluslararası gelirlere sahip olması dikkat çekici.
FactSet verilerine göre, S&P 500 endeksi genelinde yaşanan artışlar, iletişim hizmetleri, teknoloji ve enerji sektörlerinde görülen yükselişlerle dikkat çekiyor. Bununla birlikte, gayrimenkul sektöründe yaşanan düşüş endeksin genel performansını negatif etkiliyor.
Nicholas Colas, doların güçlenmesinin uzun vadede ABD hisse senetlerini olumsuz etkilemeyeceğini ve küresel yatırımcıların risk iştahıyla ilişkili olarak doların güçlenme eğiliminin devam edeceğini belirtiyor. Teknoloji hisselerinin de doların güçlenmesi sırasında büyüme gösterdiğine işaret ediyor.