İlk Çeyrek Değerlendirmesi
ABD’de ekonomik resesyona ilişkin endişelerin azalması ve yatırımcıların ABD Merkez Bankasının (Fed) yılın ilk yarısında politika gevşetmeye başlayacağına dair beklentilerin yanı sıra güçlü kurumsal kazanç raporları, ilk çeyrekte hisse senedi fiyatlarını destekledi. Kazançlarda özellikle yapay zeka patlamasından yararlanma olasılığı yüksek şirketler dikkati çekti. İlk çeyreğin sonlarına doğru, Fed’in 2024’teki faiz indirimine ilişkin beklentilerin azalmasına rağmen New York Borsası’nda endeksler yükseldi. Mart ayında nispeten olumlu ekonomik verilerin etkisiyle tüm zamanların en yüksek seviyelerine ulaşan S&P 500 endeksi, 2019’dan bu yana en iyi ilk çeyreğini tamamladı. Yılın ilk üç ayında, S&P 500 endeksi yüzde 10,2 artış kaydetti.
Sektörel Performans
İlk çeyrek itibarıyla S&P 500 endeksi sektör endeksleri açısından incelendiğinde 10 sektör endeksi yükselirken, 1’i geriledi. Yılın ilk üç ayında iletişim sektörü yüzde 15,57, enerji sektörü yüzde 12,68 ve bilgi teknolojileri endeksi yüzde 12,48 yükselirken tek kaybettiren yüzde 1,36 ile gayrimenkul sektörü oldu. S&P’de ilk çeyrekte en çok kazandıran hisse yüzde 82,46’yla Nvidia oldu.
Faiz İndirimleri ve Piyasa Dalgalanmaları
Nisan ayının ilk haftasında açıklanan verilere göre, ABD’de mart ayında beklentileri aşan istihdam, ülke ekonomisinin yılın ilk çeyreğinde gücünü koruduğuna işaret ederken, Fed’in bu yıl başlaması öngörülen faiz indirimlerinin zamanlamasına ilişkin belirsizliği artırdı. İş gücü piyasasındaki sıkı duruş, Fed’in “faiz oranlarını düşürmek için aceleye gerek olmadığı” yönündeki görüşünü destekledi. ABD’de art arda üçüncü ayda beklentilerin üzerinde gelen enflasyon verileri sonrasında, Fed’in mayıs toplantısında politika faizini sabit bırakacağına kesin gözüyle bakılırken, ilk faiz indirimine gitme ihtimali haziran için yüzde 20’ye geriledi. Fed’in faiz indirimlerine haziranda başlama ihtimalinin zayıflamasıyla New York Borsası’nda endekslerde sert düşüşler yaşandı.
“H” Amerikan Ekonomik Araştırma Enstitüsü Kıdemli Ekonomisti Peter Earle, son 6-8 ayda özellikle de yılın ilk çeyreğinde hisse senedi fiyatlarındaki yukarı yönlü hareketin büyük kısmının, ekonominin yavaşladığı varsayımıyla gerçekleştiğini belirtti. İstihdamın yumuşaması, enflasyondaki düşüşün devam etmesi, fiyatların yükselişinin yavaşlaması veya durması ve sonuç olarak Fed’in faiz oranlarını düşüreceğinin varsayıldığını söyleyen Earle, ancak istihdamın görünürde güçlü kaldığını, Fed’in faiz oranlarını değiştirme kararındaki ana girdi olan enflasyondaki düşüşün yavaşladığını ve belki de durduğunu kaydetti.